BU MÜFTÜ BAŞKA MÜFTÜ…
Çanakkale Müftüsü olarak atanan Şükrü Kabukçu’nun sicil dosyasının soruşturmalar ve akabinde uygulanan cezalarla dolu olduğu öğrenildi. Son görev yeri olan Afyonkarahisar’da “Sicili Bozuk Müftü” şekline hakkında haberler yayınlanan Kabukçu için usulsüzlükten ölüme sebebiyet vermeye kadar birçok soruşturma açıldığı iddia edildi. Kendisinden önce Çanakkale’ye ulaşan vukuatları, yeni müftüyü makamından önce tartışmaların odağına oturttu…
Müftü Kabukçu’dan önce Çanakkale’ye soruşturmalarla dolu sicili ulaştı. 2015 yılında yine bir Ramazan ayında Ankara’nın Altındağ ilçesi Müftüsü iken Afyonkarahisar Müftülüğü’ne atanan Şükrü Kabukçu’nun, geçirdiği soruşturmalar sonrasında birçok ceza aldığı ortaya çıktı. Camilerde toplanan yardım paralarındaki usulsüzlükten, Diyanet personeli arasındaki adaletsizliğe ve bir çocuğun ölümüne sebep olmaya kadar birçok suçlamaya maruz kalan ve bu nedenle geçirdiği soruşturmalar neticesinde birçok cezai müeyyide uygulanan Müftü Kabukçu’nun Çanakkale’ye atanması daha göreve başlamadan tartışmalı hale geldi.
Önümüzde ki günlerde Çanakkale’ye gelerek yeni görevine başlaması beklenen Şükrü Kabukçu’ya yönelik soruşturmalar, eski görev yeri olan Afyonkarahisar’da yayın yapan Kocatepe Gazetesi ve Afyon Haber internet sitesinde geniş yer buldu. İşte Çanakkale’nin yeni Müftüsü Şükrü Kabukçu hakkında ki o çok çarpıcı haber ve detaylar…
ALTINDAĞ’DA SİCİLİ BOZULDU…
Şükrü Kabukçu’nun Altındağ’daki görevi sırasında Diyanet İşleri Başkanlığı Müfettişleri tarafından yapılan incelemeler sonrasında 4 defa aylıktan kesme, 2 defa kınama ve 1 defa da uyarma cezası aldığı, bu cezaların bizzat daha sonradan alınan kararlarla hafifletildiği belirlendi.
Ankara İli Altındağ İlçesi Müftüsüyken Şükrü Kabukçu hakkındaki Diyanet İşleri Başkanlığı soruşturmaları; yardım toplama işinde sağlıksız kayıt-kuyudat yapılmasına ilgisiz kalmak, mevzuata aykırı geçici görevlendirmeler yapmak, hizmet araçlarını özel işlerinde kullanmak, İdareyi yanıltıcı belge düzenleyerek bir görevlinin umreye gitmesini sağlamak, Kur’an Kursu pansiyonunda gerekli tedbirleri almayarak bir öğrencinin ölümüne sebebiyet vermek, yönetimde zafiyet göstermek, görevlinin asli görevini yapmamasına göz yummak suçlamalarıyla gerçekleştirildi.
MÜFTÜ CEZALARA İTİRAZ ETTİ…
Bu soruşturmalar sonucunda suçlu bulunan Şükrü Kabukçu ve diğer bazı müftülük personeline cezai müeyyide teklif edildi. Müftü Şükrü Kabukçu’ya yukarıdaki suçlamalar nedeniyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/C maddesi gereğince, görevli Başmüfettiş tarafından 4 defa aylıktan kesme, 125/B maddesi gereğince 2 defa kınama ve 125/A maddesi gereğince 1 defa uyarma cezası verildi. Diyanet İşleri Başkanlığı, 4 aylıktan kesme cezasını 1’e düşürdü. 2 kınama cezasının birini de “uyarma”ya çevirerek dosyayı onayladı. Müftü Kabukçu bu cezalara itirazda bulundu. Diyanet’in Merkez Disiplin Kurulu’nda değerlendirilen Kabukçu’nun itirazı sonrasında, önceden verilen aylıktan kesme cezası da Diyanet İşleri Başkanı’nın kararı ile kınama cezasına düşürüldü. Böylece, adli kovuşturmayı bile gerektirebilecek eylemler, “uyarma ve kınama” cezalarıyla, müftünün terfisine engel olmaktan çıkartıldı.
HAKKINDA Kİ SUÇLAMALAR NELER..?
Müftü Kabukçu’nun bu cezalandırmalara tabi tutulması Altındağ Müftülüğü sırasındaki uygulamalarından kaynaklandı. Müftü Kabukçu hakkında cezai müeyyideye sebep olan suçlamalardan bazıları şöyle:
Müftülük sitesi inşaatı sırasında yardım toplamak maksadıyla camilerin konumları dikkate alınarak din görevlilerine makbuz verilerek yardım toplatıldığı, din görevlilerine, maaş aldıkları bankaya müftü tarafından zorla dilekçe verdirerek 12 ay boyunca 10 TL’ye kadar bir meblağın müftülük sitesi inşaatına bağışlanmasının istendiği, bankaların verdiği promosyon paraları ile hizmet aracı alınmak istendiği, görevliler tarafından toplanan paraların teslimi sırasında paraların alındığına dair herhangi bir belge düzenlenmediği, Müftülük site inşaatına harcanan ve toplanan paraların sarfında düzensizliğin bulunduğu, bu bağlamda Müftülük Sitesi inşaatı için toplanan bir kısım paranın TDV Şubesine aktarıldığı, imam hatip ve müezzin kayyım kadrosundaki bazı görevlilerin gerekli onaylar alınmadan başka görevlerde çalıştırıldığı, hizmet aracıyla görevlendirme olmadan ilçe sınırları dışında kullanıldığı, diğer iki hizmet aracının da personelce dikkatsiz şekilde kullanıldığı, Site Kur’an Kursu’nda gerekli tedbirler alınmadığı için bir Kur’an kursu öğrencisinin trafik kazasında hayatını kaybetmesine neden olunduğu, personel arasında bağlı oldukları sendikaya göre ayrımcılık yaparak eşitsiz davrandığı, umreye gitmek üzere ilçe müftülüğüne kendiliğinden başvuran umrecileri, bir görevli tarafından temin edilmiş gibi gösterilerek bu görevliyi haksız yere umreye görevlendirmek istediği, şeklinde hakkında açılmış bir çok soruşturma mevcut.
